Akşam işten eve dönerken komşu diye seslendi. Yorgunluk ve sıcaktan, sesin nerden geldiğini zor duydum. Komşu ne olacak bu dönüşüm evlerimiz emeklerimiz bütün inşaat malzemeleri sırtımda taşıdığını anlatmaya başladı. UMUTSUZ ve kızarak tekrar sordu bu nedir. Evlerimiz ne olacak diye sordu.
Komşuma ne diyeceğimi şaşırdım. İmar planı, riskli alan, imar barışı...
Bir an düşündükten sonra kendime sordum; “Bu ne ya 3-4 yıla yakındır kuşların bile sokulmadığı iki mahallede kentin yenilenmesini kim istemiyor kenti yenilediler de biz mi karşı çıktık? Belediye dar gelirliye sosyal konut yapacağız diyor. Yapılacaksa planları birlikte yapalım. Ama dönüp bakıyoruz ki burada halk yokmuş ya da hiç olmamış.
Sürekli söylenen: BEN ŞÖYLE YAPACAĞIM BÖYLE YAPACAĞIM...
Her hafta gazete ve yerel televizyonlarda haber çıkıyor ama her iki MAHALLEYE ne kadar zarar verildiğini, kayıp olan zamanın halkın mülkünü değesizleştirdiğini, bunun da öbür mahallelerin konutlarının fiyatları artırıp el yaktığından bahseden yok.
Kentlerin yenileşmesini kim istemiyor. Buralar riskli alan ilan edilip kedilerin bile giremediği bir alan haline getirildi. Kemalpaşa’nın güzelleşmesini kim istemiyor karar sizin.
Mahallelerde kanalizasyon suları dışarı akıyor, yol yok... Bunlar belediyelerin yapacağı iş, şikayet etmek değil.
Buradan dönüyoruz planlara. PLANI şehir planlancılarına incelettik hatta halk toplantımızda plancımız sinevizyonun yardımıyla çok güzel anlattı. Bu plan bir kent tasarımıdır. Ve değişeceğini biliyoruz. Fazla uzağa gitmeye gerek yok. Benzer durumda olan Karabağlar’da 4 defa plan değişti.
Alanda rantın olmadığını söylemek pek inandırıcı değil. Karabağlar’daki plan değişikliğinin aynısı burada olacak. Çünkü rant sadece Kemalpaşa’da değil ve bunun en güzel örneği 80 dernek ve kooperatifin farklı şehirlerde mücadele ettiğidir. Bizimle aynı sorunu yaşayan mahalleler var. Biz mahalleli olarak bu dernekleri biz bulduk, bizler yani halk olarak. Biz mahalleli olarak birlik olup hakkımıza sahip çıktığımız için bu derneklerle biz onların yaşadığı sorunları yaşadığımız ve onların daha önceden yaşadığı soruları yaşayacağımız için birlik olduk. Bu Kemalpaşa’da halkın kabul ettİği bir durum. Uygulamanın hep aynı olduğunu biliyoruz. 6306’daki uygulama farklı değil. Mağduriyet var.
Bizler de kabul etsek çok mağdur olacağımızı biliyoruz. Ondan planlara karşı yasalarda bulunan hakkımızı kullanacağız. Ve kimse bize akıl vermeye kalkmasın çünkü biz dernek olarak bütün uygulamaları takip ediyoruz ve edeceğiz.
Bakıyorum belediye hak aramamızdan rahatsız olmuş. Yok bu dernek her şeye karşı... Hayır belediye ne zaman halkı toplayıp “Ne istiyorsunuz?” dedi de biz yook dedik.
Yok Karabağlar’dan, yok Narlıdere’den kamyonlarla adam toplamışlar diyor. Kendi seçmenini tanımadığı bariz görülüyor. Halkla iç içe olmayan bir başkan...
***
Karabağlar’ın Uzundere mahallesinde büyükşehir 5393.’cü 73.’cü büyükşehir yasasını uyguluyor. Biz dernekler olarak birliğimizin dışında kalmasına rağmen o mahalleye gidip 4 defa toplantı gerçekleştirdik. Buradaki 53 hanenin 2981 yasasından doğan haklarını, büyükşehir uygulamadan kamulaştırma yapıp bunları TOKİ’ye yerleştirdi. Biz dernekler olarak bu uygulamanın yanlış olduğunu belirttik. Ayrıca bu uygulamanın aynısı Diyarbakır büyükşehir belediyesi de yaptı. Sur içindeki mülk sahiplerinin mağdur olmasına neden oldu.
Biz dernekler olarak bunun da yanlış olduğunu belirttik. Burada öneri olarak Konya’nın Meran ilçesinde 350 hektarlık alanda uygulanan, Çalışma ve Şehircilik Bakanlığı, Konya Büyükşehir Belediyesi ve sivil toplum kuruluşların halkın katılımıyla uygulanan 18’i istiyoruz.
BU UYGULAMAYI NEDEN SADECE KONYADA YAPMAKTALAR BU UYGULAMA NEDEN HER YERDE UYGULANMIYOR…..