Kentler zaman içinde artan nüfus, doğal afetler, çarpık yapılaşma ve buna bağlı olarak meydana gelen çeşitli sorunlar nedeniyle yıpranır ve ekonomik ömrünü tamamlar.
Bu durum çağdaş şehircilik ilkelerine ve esaslarına bağlı kalarak yapılandırmayı sağlamak için kentsel dönüşüm konusunu gündeme getirir. Kentsel dönüşüm de sosyal, ekonomik ve kültürel, dokunun dengelerini gözeterek mülk sahiplerinin katılımı sağlayarak yapılır. Bu konuyla ilgili düzenleme ülkemizde ise 1980’de gündeme girdi, 1984 yılında ise 2981 sayılı kanunun sayılı imar kanunuyla yasadaki yerini aldı. Değişik tarihlerde yerel yönetimler tarafından. Küçük uygulamalar yapıldı.
Van depreminin ardından dönüşümler gündeme geldi. Dönemin hükümeti depreme dayanıksız binaların yıkılması ya da yenilenmesi gerekirken genelde işçi ve emekçilerin yaşam alanlarını riskli alan ilan etmeye başladı.
Kemalpaşa’da 2 mahalle de Bakanlar Kurulu’nun kararının 8 Mart 2015’te resmi gazetede yayınlanmasının ardından riskli bölge ilan edilmiştir. Bu tarihten itibaren Kemalpaşa Soğukpınar ve Atatürk mahalleleri Diken üstündedir. En son bakanlığın müjde olarak duyurduğu imar affı denilen kanun taslak halinde olduğu gibi geçerse tapusu kendine ait olan, üstündeki yapının inşaat ve iskan ruhsatı olmayanlara verilen belgenin ruhsat olduğu anlamına gelmeyecek. Yapılacak olan ruhsatsız yapıların kayıt altına alınması ve bu yapılırken de yapıların rayiç Bedeli’nin 100 de 3 değerinde paranın ödenmesi.
Buradan anlayacağımız riskli alan ilan edilen yerler ile ilgili bir şeyin çıkmayacağı. Bu kanun yalnızca belediyelerin 32 ve 42. maddelerin yapılara uygulanacak cezai işlemin önüne geçmeyi amaçlıyor.
Kemalpaşa’da vatandaş soruyor “benim 4 kat binam var 2 kat ruhsatlı iki kat da ruhsatsız, ben ruhsatsız iki katın ruhsatını mı alacağım?”
Sürekli medya “imar affı” konusunu işlediği için bu kafa karışıklığı oluşuyor. Vatandaş yalnızca yapıların kayıt altına alınacağını anlıyor. Oysa biz tapu belgesi olup imar bekleyen, 2981 sayılı yasaya tabi olanlarla ilgili açık bir şey yok. Biz mahallelinin anladığı bu. Eğer son an değişikliği olmazsa bu yasayla bizimle aynı durumda olanlarla ilgili bir değişiklik yok.